- Kürd halkı tarihi boyunca kültürünü sözle icra etmiş, söze ve sese yaslamış sırtını. Uzaklara seslerini sarıp tarihin kararmış sayfalarına, öylece göndermiş…
- Tarihlerini yazılı aktarma olanağı bulamamışlar. Bundan dolayı kültürünü sonraki kuşaklara aktarmak işini de sözler ve anlatıcılar “dengbejler” üstlenmiş.
- Araştırmamız boyunca fark ettik ki, yazılı kültürler arasında bir korku var. İki yüz yıl önce Bağdat Valisi’nin, yazı ve edebiyatla haşır neşir olan Kürtleri yakalama emri çıkardığı ve ele geçirilenlerin derisini yüzdürüp özel çerçevelere gerdirdiği biliniyor. (Mehmet Uzun / Kürd romancı)
- Şêx Faxri’nin öyküsünü okuduğunuzda anavatanı Kurdistan’ın özgürlüğü için vermiş olduğu mücadelenin ayrıntılarında;
* 1925 hareketi başladığında aktif yer alma,
* Bin Xete sürgüne gidiş,
* Xoybunun kurulması, Xoybun falaiyetlerini ülkeye taşıması,
* Karargah kurması, silahlı mücadele verilmesi ve şehadetinin tüm ayrıntıları yaşamının özetidir. – Ayrıca, Şêx Faxri Bukarki sürgünde iken mücadeleci kişiliği, öngörüsü, mertlik ve yiğitliğinden etkilenen gayri-müslim bir kız olan Maria’nın ona aşık olması yaşam öyküsünün renkli bir sahnesidir.
- Şêx Faxri Bukarki, Kurdistan mücadelesi ile aşkı arasında yüreğini ve aklını dinlemesini bilen biriydi.
- Şêx Faxri’nin Maria ile olan aşk hikayesinde ülkenin özgürlüğüyle bir araya gelmeyen fotoğrafını göreceksiniz.
- Efsane kürd direniçcisi Şêx Fahri Bukarki üzerine yakın döneme kadar kürd tarihçi ve araştırmacılar fazla birşey yazmadılar.
- Ama kürd dengbejlerimiz Şêx Faxri üzerine bugüne kadar beş klam bestelemişlerdir. Başta Kanireş/Baxçe köyünden Sıddıqe Boze “Bave Behçet” ve “Xelya Heci” stranlarında efsane direnişçi Şêx Faxri Bukarki için çok ayrıntılı, aşk ve yaşamı dışında tarihi, sosyal ve coğrafi bilgiler aktarmaktadır.
- Sıdıqe Boze, stranlarında Kürdistan mücadelesinin efsane kahramanlarını çok güzel dile getirmiştir. Kürd aydın araştırmacılarının mutfağına stranlarda yer alan tarihi bilgilerle zenginlik sunmaktadır.
- Dengbejler klamlarıyla tarihe tanıklık ederler ve o tarihi anları günümüze kadar taşımayı becerebilmişlerdir. – Bu araştırma ve incelemelerin sonucunda birçok bilinmiyen bilgiye ulaştım. Bu bilgilerin kürd arşivini daha da zenginleştireceğine inanarak Şêx Faxri Bukarki’yi anlatamaya çalışacağım.
* * *
- Şêx Said hareketinin efsane direnişçisi Şêx Faxri 1925′te hareket bastırıldıktan sonra bir grup değil, yaklaşık 400-500 kişilik bir silahlı güçle (suvari alayı) Qararagah oluşturararak mücadelesini devam ettirir.
- Şêx Faxri’ye bağlı bu silahli güç hem askeri hem de siyasi bir güç olarak 5 yıl Türk ordusuna karşı savaşmıştır.
- Şêx Faxri bu gücün oluşturulması fikrini “binê-xet” de katıldığı XOYBUN cemiyetinin kararları doğrultusunda oluşturur.
- Şêx Said Hareketi’nin ayak izlerini takip ederek Çolig, Bongılan, Palu, Dareheni, Piran, Kanireş, Lice’den başlayıp Farqin (Silvan) ve Hazro coğrafyasına kadar uzanan araştırma ve inceleme çalışmalarımla döneme dair bilgileri genişletmeye çalışıyorum.
- Şeyh Said Hareketi’nin Farqin-Hazro-Pasur cephesine ve bu cephenin mücadele kahramanlarına bugüne kadar pek az değinilmiştir. Oysaki bu cepheden efsane direnişçiler çıkmış, önemli tarihi ve askeri olaylar yaşanmıştır.
- Bu cephenin önemli komutanlarından ve efsane direnişçisi Şêx Faxri Bukarki’nin yaşam öyküsünde tüm yaşananları göreceksiniz.
- Bu cephenin asıl lideri Şêx Faxri’nin amcası Şêx Semseddin Bukarki’dir. Şêx Semseddin, Diyarbekir istiklal mahkemesinde idam edilerek şehadete ulaşan 47 kişilik gurubun içindedir.
- Şêx Faxri Bukarki’nin, Şêx Şemseddin Efendi dışında, diğer amcası Şêx Nureddin de Xarpet istiklal mahkemesinde idam edilerek şehadete ulaşır. Şêx Nureddin, 1937 yılında Şêx Said’in kardeşi Şêx Abdurrahim Efendi ile beraber şehadete ulaşan Şêx Misbah‘ın babasıdır.
- Şêx Faxri iki amcasının şehadeti ve türk devletinin ailesi üzerinde uyguladığı sürekli baskı ve katliam yüzünden yönünü Binê Xete verir.
ŞÊX FAXRİ BUKARKÎ’Yİ YAZMAMIN ÖYKÜSÜ
.* Şêx Faxri Bukarki’yi yazmam fikrine değinmek istiyorum. Peçarlı Mella Amedi le defalarca yaptığım görüşmelerde bana Şêx Faxri efsane bir direnişçidir mutlaka yazılmalıdır demişti. Bu konuda ailesi ile iletişime geçmemi önerdi. Ayrıca babası Peçarlı Hasan Fehmi Akgül’ün de Şêx Faxri’nin katibi olduğunu söyledi. Bu konuda bana babası ve Şêx Faxri hakkında bugüne kadar yazılmayan ve bilinmiyen bilgileride aktardı.
* Şêx Faxri üzerine ikinci bilgi kaynağım hemşehrim Kanireş’in Baxçe köyünden dengbej Sıddıq Boze’nin “bave Behçet” ve “Xelya Heci” stranlarıdır. Bu strandaki Behçet Şêx Faxri’nin oğludur. Stran dinlendiğinde Şêx Faxri ailesi, mücadele arkadaşları, şehid olduğu yer ile beraber şehid düşen arkadaşları başta olmak üzere önemli sosyal, coğrafi, tarihi, siyasi bilgiler aktarmaktadır. Bu stran haricinde kürd araştırmacı Xurşid Mirzengi’nin yaptığı araştırmalarda Şêx Faxri üzerine ayrıca üç stranın daha olduğunu tesbit etmiştir. Bu stranları söyleyen dengbejleri yazımın uzaması nedeniyle yazmayacağım.
* Şêx Faxri üzerine Türk kaynaklarında özellikle “Biçar tenkil harekatı” (1927) üzerine Genel Kurmay harp tarihinde isminden bahs edilmektedir. Bu hareketin üç aşamalı bir safhada yürütüldüğü, hareketin ilk safhası Murtezan, Botiyan, Mıstan coğrafyasından, ikinci safhası Valer, Seyfan, Murad havzası denilen coğrafyadan, üçüncü safhası da Pasur, Hazro ve Farqin coğrafyasında yer alan Geliye-Goderiyan mıntıkasında direniş gösteren Şêx Faxri’ye bağlı silahlı güçlerden bahs eder.
* Değerli dostum ve hemşehrim Hüseyin Turhallı’ya dedim ki Şêx Faxri üzerine bir araştırma ve inceleme çalışmam vardır. Bana söylediği ilk söz “çok yiğit, değerli ve efsane bir direnişçiyi seçmişsin, 1925 hareketinin en güçlü ve organize gurubu, en çok direnen ve diyebilirim ki hareketin örgütsel anlamda en son şehid edilen gurubu olarak Şêx Faxri’yi gösterebiliriz.” – Hüseyin Turhallı devamla, yakın dönemde Şêx Faxri’nin şehid olduğu Geliye- Goderiyan mıntıkasında şehid düşen PKK’li bir direnişçi olan “Çingene Rizgar” üzerine bir makale yazdığını söyledi. Ve Şêx Faxri’den bu makalesinde övgüyle bahs eder.
Hüseyin Turhallı’nın bu makalesindeki alıntıyı aşağıya aktarıyorum:
“Sanki gözleri “Cingene Rızgar” o mağaralarda can veren son isyancı Şêx Faxri’nin izlerini arıyordu. Başını önüne eğdi. Sustu. Arkadaşlar niye sana Çingene Rızgar diyor? dedim. Gülerek bana baktı. “Karaçiyim, Çingeneyim de ondan” dedi.
Bir zaman sonra Serxwebun isminde birlik komutanına Rızgar’ın akibetini sordum. “Geliyê Godernê vadesindeki mağaralardan birine bırakmıştık. Operasyona çıkan Hazro korucularıyla askerlere esir düşmemek için kendisini imha etti” dedi.
Çarmıha gerildi ruhum. Acıyla kıvrandım. Rızgar yoktu artık.
Şêx Faxri Bukarki ile çingene Rızgar’ın kaderleri Geliyê Godernê’de kesişiyor.
* Şêx Faxri üzerine kürd araştırmacı Xurşit Mirzengi dışında, Farqinli kürd aydını Cüneyt Alphan da Şêx Şemseddin ve Sex Faxri üzerine yazdığı makalede Bukarkî ailesi üzerine önemli bilgiler nakletmektedir.
* T-KDP hareketinin sekreteri hemşerim merhum Said Elçi’nin Antalya’da T-KDP davasında beraber yargılanandığı Lice Xınyat köyünden kürd yurtseveri ve davanın en yaşlı sanığı merhum Şefiq Issi‘nin Şakir Epözdemir’e Şêx Faxri hakkında aktarmış olduğu bilgilerdir.
- Şêx Faxri’nin şehid olduğu bölgenin Xınyat köyüne çok yakın olduğunu, Şefik Issi’nin Şêx Faxri’yi yakinen gördüğünü, karargahını sürekli ziyaret ettiğini ve kendisinden çok etkilendiğini belirtmiştir.
- Şakir Epözdemir’in merhum Şefik Issi’ye atfen aktardığı bilgilerin alıntısı aşağıdadır. Şefiq Issi
Şefiq Şêx Said Efendinin silah arkadaşlarından Şeyh Fahri’nin yanında kalmış, ona hizmet etmiş ve Şeyh Fahri şehit olduktan sonra tek başına gidip o kahramanın mezarını yapmıştı. O Şêx Fahri’den sanki bir parça idi.
* Asıl bilgi kaynağım kuşkusuz tüm çalışmalarımda olduğu gibi yine aile bireylerine dayanan bilgilerdir.
- Şêx Faxri’nin ailesinin çok geniş ve renkli bir aile olduğunu belirtmek isterim. Şêx Faxri’nin torunu Şêx Şirin‘in oğlu Medeni Bukarki halk arasında Şêx Nedim, dedesi hakkında istediğim tüm bilgileri bildiği ve öğrendiği kadarıyla aktararak bana yardımcı olmaya çalıştı. – Bukarki ailesinde Medeni Bukari ile daha öncesinde de yazar, aydın ve isyan sürgünü sayılan Veysel Öngören‘in oğluyla, ayıca bu hafta içinde vefat eden Diyarbekir eski mebusu Şêx Eşref Cengiz‘in torunu Hüseyin Cengiz’le şifahi görüşmelerim oldu.
* Şêx Faxri ailesinden olan ve Diyarbekir zindanında PKK davasından açlık grevinde şehid düşen Cemal Arat’ın annesi Sakine Arat‘ta Bukarki ailesindendir. Sakine Ana son 30 yıllık kirli savaşta üç çocuğunu kaybetmiştir. Sakine Ana’nın isyan sürgünü olduğunu, Kütahya’da sürgünde doğduğunu belirtmek isterim. Yazar, ressam ve edebiyatçı olan Veysel, Vasıf ve Ferit Öngören kardeşler amcasının çocuklarıdır. Sakine Ana ile yapılan bir röportajda ailesine Malla Kubari denildiği, bu ismin Bağdat’ta bir yerin adı olduğunu söyler. Ayrıca Şêx Faxrinin babasıyla amcazade olduğunu belirterek mücadelesinden övgüyle bahs eder.
-Tüm bu sözlü ve yazılı bilgileri yaklaşık iki aylık bir çaba sonucunda derleyip, toparladım. Edindiğim bilgileri rafine ederek kayıt altına almaya çalıştım. Derler ya yazıya dökülen şey kalıcılaşır, sözde kalanlar eğer taşıyıcıları “dengbêjler” olmazsa sanata ve kültüre dökülmezse zamanla kaybolur gider.
- Ben de bu bilgilerin kaybolmaması için gerekli hasassiyeti göstermeye özen gösteriyorum.
ŞÊX FAXRİ VE AİLESİ HAKKINDA BİLGİLER
- Şêx Fexri Bukarki 1899 yılında Diyarbekir/Farqin ilçesinin Qamışlı köyünde dünyaya gelir. Qamışlı köyü 1936 yılındaki idari yapılanmada Bismil ilçesine bağlandı.
Ailesi, Septi, Nehri ve Barzani aileleri gibi nakşibendi tarikatına mensuptur.
- Bukarki ailesi de Septi ailesi gibi 350-400 yıl evvel Bağdat civarından gelip, Diyarbekir/ yöresine yerleşirler.
- Septi ailesi Bismil’den Palu’ya göç ederken, Bukarki Şêxleri Bismil ve çevresinde kalmayı tercih ederler.
- Aile ilk dönemlerde göçebe bir yaşam hayatı sürdürür. Yaz aylarında Çolig/Bongılan mıntıkasındaki Bukarki yaylasında, kış aylarında da Farqin, Bismil, Hazro civarlarındaki ovalarda yaşamlarını sürdürürler.
- Ailenin Bukari adıyla anılması da bu yayladan gelmektedir.
- Bukarki yaylası Bongılan ilçesinin Tutel “Doğuyel” köyü civarındadır. Bu köy kurmanci lehçesini konuşur. Köyde Badiki, Hevidan ve Kulpi aşireti mensupları yaşar. Günümüzde de üzülerek ifade edeyim koruculuk sistemi köyde hakimdir.
- Tutel köyü eskiden idari merkez olan Kale köyüne yakın olup, Canut, Zorge köyleriyle de komşudur.
Ayrıca köyde Bukari ailesine ait Şêx Yusuf’a ait bir ziyaretin olduğunu da ailesinin verdiği bilgilerden öğrendim.
- Bukari ailesi bir asır önce göçebe yaşamdan vazgeçerek Farqin/Qamışlı köyünü satın alır ve yerleşik hayata geçerler.
- Şêx Faxri Bukarki Farqin’de büyük mürşid/alim olan Şêx Yusuf efendinin en büyük oğlu olan Muhammed Tevfik efendinin oğludur. Kürd şehidi ve alimi olan Şêx Şemseddin efendi Şêx Faxri’nin amcasıdır.
- Şêx Faxri Bukarki daha küçük yaşta iken hem annesini hem de babasını kaybetmiştir. Amcası Şêx Şemseddin ve babaannesi Fatma hanım tarafından büyütülmüştür. Medrese tahsilini ağırlıklı olarak amcası Şêx Şemseddin Efendi ve ailesine ait olan medresedeki din alimlerinin yanında yapmıştır.
- 1925 hareketi sonrasındaki katliam, zulüm ve sürgünler sonucu Qamışlı köyünde medrese geleneği sona erer.
- Şêx Faxri Bukarki ilk evliliğini amcası Şêx Şemseddin efendinin kızı Fatma hanım ile yapar bir oğlu olur, ismi Mehmet Tevfik’tir. Fatma hanım vefat edince ikinci evliliğini Dılşa hanım (Hevidan aşireti reisi Hacı Zübeyir’in kızı) ile yapar. Bu evliliğinden Şêx Şirin ve Ali İhsan adında iki çocuğu olur. Ayrıca Batman Recepan aşiretinden Nafia hanımla üçüncü evliliğini yapar, bu evlilikten de Şêx Behcet ve Şêx Paşa dünyaya gelir. Ayrıca Peri hanim’la olan evliliğinden de Şehvezat isminde bir kızı olur.
ŞÊX FAXRİ’NİN KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ VE BİR ANEKDOT
- Şêx Faxri Bukarki varlıklı bir ailenin çocuğudur. Qamışlı ve Cadde köyleri dışında Las, Maks, Malegır köyündeki arazilerin geliri onun tasarrufundaydı.
- Gençlik yıllari çok renkli ve fırtınalı geçmiştir. Ta….. o dönemlerde sanata verdiği önemden dolayı özel dengbejleri, çalgıcıları(mıtrıp); çok özel ve güzel atları vardı. Bu atları stranlara dahi konu oldular. Atları’nın ismi Felek bez (feleğe koşan) ve Kuvi “yabani” dir.
- Şêx Fexri kibar, sabırlı, yiğit, mert ve yardımlaşmayı seven biriydi. Bunun yanında, almış olduğu medrese eğtimi ve aile terbiyesiyle dindar, adil ve inançlı kişiliğe sahipti, aile içinde ve çevresinde de ön plandaydı.
- Şêx Faxri’nin Malegır’de karargah kurduğu dönemde Farqin, Lice, Hazro, Pasur ve çevresinde yaşanan toplumsal olaylarda halk adalet aramak için onun yanına giderdi. İşbirlikçiler dışındaki halk kendi sorunlarını Şêx Faxri’ye bildiriyordu. O dönemde zulüm yapan işbirlikçi çetelerin ve halkın malını gasp eden kişilerin korkulu rüyasıydı. Malegır karargahı dönemin hem askeri gücü, hem de halk mahkemesiydi. Sosyal bir kurum işlevi görüyordu. – Şêx Faxri’nin elimizde sadece bir fotoğrafı vardır. Bu fotograf Xoybun cemiyetinin kurulduğu binê xet’de çekilmiştir. Xoybun döneminde Yado Paşa, Sadiye Telha, Ahmede Cibri, Şêx Faxri, Kamuran ve Celadet Bedirxan kardeşler gibi Kürd direnişçi ve aristokratlarının o dönemde kürd giysileriyle (şal u şapık) çekilmiş fotograflarına rastlamaktayız.
* * *
* Şêx Faxri Bukarki’nin bulunan bu fotoğrafının öyküsü ile ilgili anekdotu aktarmak istiyorum, – Şêx Faxri Suriye Kurdistanı’na sürgüne gidişinde Qamışlı, Derbasiye, Hesike, Amude bölgelerinde yaşamını sürdürmüştür. – Şêx Faxri şık ve temiz giyinen silah ve atlara merakı olan şövalye ruhlu biriydi. Çevresindeki insanları psikolojisiyle cezbeden özellikleri vardı. – Suriye Kurdistanı’nda iken kürd üniforması şal u şapık ile çektiği bu fotografı papaz ve doktor olan Şemun’un kızı Maria’da çıkar. Maria ve Şêx Faxri Xoybun kongresi öncesinde tanışırlar. – Xoybun toplantısı malumunuz Kürd ve Ermeni delegelerden oluşur. – Maria ve Şêx Faxri bu dönemde birbirilerine aşık olurlar. – Bir tarafta sevdiği Maria var, bir tarafta inanılan değerler uğruna savaş var, ancak Şêx Faxri ikinci tercihini hayata geçirir. Kurdistan’ın kurtuluşu için Xoybun cemiyetinin kararları gereği ülkeye giriş yaparak silahlı mücadelesinin karargahını Malegir.. mıntıkasında kurar. İhsan Nuri Paşa da bu dönemde Xoybun kararları gereği Çiyaye Agıri’ye geçiş yaparak karargahını kurar. – Ermeni kızı Maria bu fotoğrafı hangi duygularla sakladığını yıllar sonra itiraf eder. Babasının ayak izlerini takip eden Şêx Şirin Bukarki 1950′li yıllarda bin-xet’e gider. Ve Maria ile tanıştırılır. Maria fotoğrafı Şêx Şirin’e verirken yaşadığı duyguları şöyle ifade eder. Ben Şêx Faxri’ye senin babana kara sevdalıydım der. Bu derdi çeken bilir, hasreti ile düşleyen bilir misali, – Maria kavuşamadığı Şêx Faxri’ye ruhuyla bağlanmış, şehadetinden sonrada anısına bağlı kalarak ölünceye kadar hiç evlenmemiştir.
- Maria’nın Şêx Faxri ile olan aşkı da tıpkı Mem u Zin, Derwêşê Evdi ve Edulê nin ki gibi kasırgalarla savrulsalar da ruhta birleşmişlerdi.
* * *
- Maria ile olan bu aşkı Sidiqe Boze “Xelya Heci” stranında dile getirmiştir. Bu stran dört kıtadan oluşmuştur. Stranda bu olayın kısaca dile getirilmesi şöyledir; Şêx Faxri, Safiyan köyünden geçerken, Hacı Ali’nin kızı Xayriye Şêx Fexri’ye aşık olur. Xayriye Heci, Şêx Faxri bin-xet’te iken bir kızın ona aşık olduğunu ve üzerine stran bestelendiğini duyar. Strana konu olan bu kız ermeni kızı Maria’dır.
ŞÊX FAXRİ’NİN BÎN XETE GİDİŞ VE DÖNÜŞÜ
- Şêx Said hareketi bastırıldıktan sonra kürd direnişçilerinden bin xet’e giden gruplar olur. Şêx Faxri de 1927 yılı Haziran ayında başlayan Biçar “Hançuk” tenkil hareketi esnasında Türk ordusuna karşı kendi savaşçı grubuyla savaşır. Bu savaşta Şêx Faxri Bukarki’nin yanıında amcasının oğlu Şêx Feyzi Bukarki de vardır. Biçar Tenkil Harekatı belgelerinde Şêx Faxri ile ismi anılan Feyzi amcasının oğludur.
- Biçar hareketinden sonra Şêx Faxri Bukarki bin xet’e, Suriye Kurdistanı’na gider.
-1927 yılının sonbaharında sürgündeki Kürdler ve Ermeni Taşnak örgütünün ortak oluşturdugu Xoybun cemiyetinin toplantısına Şêx Faxri de katılır.
- Xoybun toplantısı 1927 Ekim ayında bugünkü Lübnan sınırları içinde bulunan Bihandun beldesinde yapılır.
- 1928 yılında Türk devleti kürdleri kandırma ve teslim alma temelinde bir af kanunu çıkarır.
- Bir çok kürd aydını ve direnişçisi de bu aftan yararlanmak için ülkeye dönüş yaparlar.
- Şêx Faxri Bukarki de 1928 de Güneybatı Kurdistan’dan Kuzeye geçer. Kendi köyu Farqin/Qamişlo ovasına gelir.
- Köyleri yakılmış, yıkılmış ve bir kısmına da yerli işbirlikçiler tarafından talan edilerek el konmuştur.
- Sürgün dönüşünde farkına vardığı tek şey devletin yalan-dolana dayalı kandırma politikası güttüğüdür..
- Bir kaç adamını tekrar alır ve yeniden “bin xet’e” Güneybatı Kurdistan’a geçer. Xoybun toplantısında durumu konuşur, sonrasında silahlanır ve gelir Xezaliye ovasında Malegır de karagahını kurar.
- Şêx Faxri’nin ilk amacı TC ordusu ile vuruşmak değildir. Malegır’de karargahının olduğunu belirtmek, devleti oyalamak, böylelikle zaman kazanmak, sonra toparlanarak Xoybun’u örgütlü bir güç olarak öne çıkarmaktır..
- Ayrıca, İhsan Nuri’nin dağlardaki sedasına ses katmak içindir…Ağrı direnişine bir nevi soluk aldırmaktır niyeti.
- İhsan Nuri Paşa da Serhed yöresinde kürtler için bir umuttur..
- İhsan Nuri Çiyaye Agıri’de, Şêx Faxri Bukarki de Diyarbekir ovasında devleti meşgul ederler. Kürdlerin örgütlü örgütlü gücünü türk devletine her durumda hatırlatmayı ve gözdağı vermeyi amaçlamaktadırlar.
- Xoybunun verdiği gorev de zaten budur ve onun gereği yapılmaktadır. – Şêx Faxri devlete der ki; “Hiçbir şekilde sizin faşist, zalim kanununuzu kabul etmem ve baş eğme.”’
- Kısa sure de 500 kişilik bir askeri güç oluşturarak silah talimi ve dersi verir. Qarargahın eğitim dersi veren eğitmeni ise Bînbaşî Feyzi yê Bedlîsidir.
- İhsan Nuri’nin direnişi suresince devlet, Şêx Faxri’ye fazla yönelmez.
- Türk ordusu Agıri hareketi bastırıldıktan sonra Şêx Faxri’nin gurubuna yönelir.
ŞÊX FAXRİ, BİR ANEKDOT VE ŞEHADETİ
- Şêx Faxri Bukarki 1928-1933 yılları arasında Farqin’de Mal’e-Gır (Dolap Dere) köyünde kurduğu askeri karargahta yıllarca kürd savaşçısı eğitmiştir.
- 1933 yılının 17 Ekim’inde Farqin-Pasur-Hezro üçgeninde Geli’yi Goderni, Newal’a Hesika, Şikefta Ganike’de türk ordusunun başlattığı büyük bir operasyonda günlerce çatışma devam eder. – Diyarbekir 7 Kolordu, Siirt Alayı, Farqin Alayı, Bedlis süvarisi başta olmak üzere devletin çeteleri bugünkü deyimiyle korucuları, Hazro beyleri, civar mirleri, Badıki ve Xiyan aşiretinin işbirlikçi ileri gelenleri bu çatışmada yer alırlar.
- Şêx Faxri ve 17 arkadaşı bu çatışmada şehid olur. Bu çatışmada Zıktê aşiretine bağlı Cansor köyünden zaza Mecit de şehid düşer.
- Bu operasyon günlerce sürmüş, kürd direnişçileri son kurşununa kadarda savaşmışlardır. Bu çatışmada türk ordusunun büyük kayıpları olmuştur. Kürd şehidleri türk askerleri tarafından Hazro ilçesindeki mezarlığa getirilip, topluca çukurlara gömülürler. Türk ordusunun kürd şehidlerine karşı bu uygulamaları bir “gelenektir.” Aynı zamanda islam dini ve hukukuna göre de bir insanlık suçu ve münafıklıktır.
-Sex Faxri Bukarki’nin Hazro ileri gelenleri tarafindan mezar yeri değiştirilmiştir. Mezar hala eski haliyleduruyor. Oğlu Sex Şirin Bukarki’nin çocuk ve torunlarına bir vasiyeti vardır. Ne zaman kürd halkı özgür olduğu zaman babama anıt mezar yaparsınız.
- Bu mütevazilik bana Molla Mustafa Barzani’yi hatırlattı. Molla Mustafa Barzani’nin mezarıda tıpkı Şêx Faxri Bukarki’nin mezarı gibi anıtsız sıradan bir mezardır. Çünkü Molla Mustafa’da vasiyetederken benim peşmergelerim, isimsiz kahramanlarımın çoğunun mezar yeri belli değildir. Mezar yeri belli olan peşmergelerinde çok mütevazi ve sıradandır. Benim mezarımda benimle ölüme giden peşmerge fedayilerimkiyle aynı olsun.
- Günümüzde ulusal ruh ve bilinç sahibi çevreler Hazro’ya gidişlerinde Şêx Faxri Bukarki’nin mezarını mutlaka ziyaret ederler.
* * *
* Şêx Faxri’nin katibi Lice/Peçarlı Hesen Fehmi Akgül’ün oğlu Mella Amedi’ye atfen Şêx Faxri’nin şehadeti ile ilgili anekdotu aşağıya aktarıyorum.
- Bicar Tenkil Harekatı sırasında Peçarlı Hasan Fehmi Beg’in köylerine türk ordusu tarafından operasyon yapılır. Babası Ehmedi Hesen, amcazadesi Ehmedi Derviş başta olmak üzere çevre köylerden toplam 40 kişi Peçar köyüne yakın Dere Salasên mıntıkasında toplu katledilirler. Hasan Fehmi Beg o dönemde Silvanda rüştüye okuyordu. Silvan merkezde gezerken babasının atını askerlerde görünce ailesinin başına gelen felaketi anlar. Daha sonra arkadaşları ve hocaları kendisinin de öldürülebileceği konusunda Hasan Fehmi Beg’i uyarırlar.
- Derhal okulu bırakması yönünde tembih bulunurlar. Hasan Fehmi belli bir dönem mahkum olarak kırsalda saklanır. Şêx Faxri Bukarki sürgünden döndükten sonra kurduğu Qarargaha, direnişçi olarak katılır.
- O dönemin koşullarında babam medrese eğtimini Peçar’da müderris olan Bidlisli Abdulkadir Hoca’nın yanında, rüştiye eğitimini de Farqin’de tamamlar. Dönemin okuyan, siyaset ve diplomasi dilini bilen şahsiyetlerinden olduğu için Şêx Fexri onu katibi yapmıştır.
- Şêx Faxri’nin Qarargahı’nın gücünü Farqin alayı bildiği için üzerine gidemiyordu.
- Agıri hareketinin türk ordusunu meşgul ettiğini de göz önünde bulundurduğumuzda türk ordusu çok zayıf bir dönemi yaşıyordu.
- Agıri hareketi bastırıldıktan sonra çevredeki türk kolordu, alay ve diğer birlikleri nefes almış, artık Şêx Faxri üzerine gitme zamanı gelmiştir.
- Bidlis ve Siirt alayları ile Diyarbekir kolordu ve Farqindeki askeri güçler Malegır karargahı ve Geliye Goderyan mıntıkasına sevkiyat yaparlar.
- Şêx Faxri Bukarki katibi olan babamı Farqin’e gizliden gönderip, operasyon ve yaşanan gelişmeler için halktan istihbarat toplamaya calışır.
- Babam Farqin merkezde Emere Nuke’ye misafir olur. Emere Nuke babamı devlete ihbar eder ve babam yakalanarak Diyarbekire götürülerek zindana atılır.
-Şêx Faxri’nin katibi Peçarlı Hasan Fehmi Beg’in yargılanma ve bırakılma öyküsü çok uzun bir hikaye olduğu için anlatmayacağım. Çünkü Peçarlı Hasan Fehmi Bey’in de yaşam öyküsünü yakında yazacağım. Bu olayın detaylarını orada anlatmaya çalışacağım.
ŞÊX FAXRİ İLE UMUM MÜFETTİŞ İBRAHİM TALİ ÖNGÖREN’İN YOLLARININ KESİŞMESİ VE İKİ ANEKDOT
Bu anekdotu Şêx Faxri’nin torunu Şêx Nedim (Medeni Bukarki) ya atfen aşağıya aktarıyorum.
1) Şêx Said hareketinden sonra devlet 1927 yılında Umumi Müfettişlik Teşkilatını kurar. Merkezi Diyarbekir olan bu kurumun başına İbrahim Tali Öngören’i atar. Bu zat Atatürk’ün çok yakın arkadaşı, Samsun çıkarmasında da yanındaki ekiptendir, köken olarak da Suriye/Halep civarindan Dürzi kökenli bir devşirmedir. İbrahim Tali Öngören, Teşkilat-ı Mahsusa kadroları içinde pişmiş ve itibar sahibi olmuş karanlık biridir. İttihatci gelenekten gelen ve kemalistlerin güvenini kazandığı için “kullanılabilinir” gördükleri, bu nedenle tasfiye etmedikleri bir kişiliktir.
- İbrahim Tali Öngören ilk iş olarak Mardin, Adana ve Anadolu’nun farklı şehirlerinden 12 bin kişilik bir gücü Diyarbekir’e yerleştirdi. Yine ilk yaptığı işlerden biri de 1928 yılında bir “af kanunu” çıkarmak oldu.
Bir yandan da Kürd direnişçilerini ikna etmenin yollarını arıyordu.
İbrahim Tali Öngören, Diyarbekir’de ilk ikna çalışmasını Şêx Faxri Bukarki ile yapar. İşte o görüşmenin kısa bir hikayesini aşağıya aktarıyorum; Müfettiş, Şêx Faxri’nin 400-500 kişilik bir süvari alayı oluşturduğunu, bu birliğe askeri eğitim verdiklerini ve silahlı mücadele yürüttüklerini biliyor.
- İbrahim Talin’in amacı Şêx Faxri’yi davasından vazgeçirmektir. Şêx Faxri ile görüşmek için aracıları devreye koyar. Şêx Faxri bu görüşmeye olumlu yaklaşır. 250 atlısıyla Diyarbekir çevresindeki hanlarda konaklar.Vilayete on gözlü köprü Mardinkapı güzergahından girer ve güvendiği bir kaç savaşçısıyla birlikte Saraykapıdaki müfettişlik binasına gider. 250 kişilik Süvari gücü de tedbir olarak şehrin çevresinde üstlenir.
- Şêx Faxri ile İbrahim Tali arasında tercümanlık yapan kişi ise amcazadesi sayılan Seyyid Bedri Öngören’dir. Yazar ve şair Veysel Öngören’in babasıdır. İbrahim Tali bu görüşmede Atatürk’ten gelen mesajla “davadan vazgeçmesi koşuluyla Kabi, Karabaş ve Sadi köylerinin mülkiyetini Şêx Faxri’ye teklif eder.” Şêx Faxri’nin heybetli ve asil duruşundan etkilenen İbrahim Tali daha ileriye giderek, “seninle akraba olalım, kızımı sana vereyim” teklifinde dahi bulunur.
- Şêx Faxri nin buna karşılık; “Mücadelem kürdler özgür oluncaya kadar devam edecek, amcalarımın şehadetine helak getirmem. Bu tekliflerinizle beni satın alıp, hain ve işbirlikçimi yapacaksınız?Benim dilimle, dinimle ve mazlum halkımla uğraşan, yok sayan zihniyete asla teslim olmam” der.
Derhal kalkar ve şunu söyler; “Şu anda burada yanlış bir şey yaparsanız, 250 kişilik gücüm tetikte bekliyor, kan gelir gövdeyi götürür.” Şêx Faxri Öngörüsü olan bir kürd kahraman olarak bu tuzaklara düşmez.
O gün Diyarbekir halkı heybetli duruşunu ve direnişçi kişliğini duydukları için görmeye gelmiş Saraykapı’dan Dağkapı’ya kadar yolun her iki tarafinda toplanarak Şêx Faxri’nin yolunu beklemektedir. Şêx Faxri ve arkadaşları halkla vedalaşır, Malegir’deki karargahlarına giderler. Yıllar sonra İbrahim Tali Öngören 2. dönem Diyarbekir mebusu olur. Şêx Faxri’nin amczadesi ve tercümanı sayılan Seyyid Bedri ile dost olur ve kendi soyadını ona da takar.
- Umum Müfettiş, dost olduğu Diyarbekirlilere ve Şêx Faxri’nin Öngören soyadındakı akrabalarına; Şêx Faxri’nin cesaretli, kararlı, heybetli duruşa sahip ve yakışıklı olması nedeniyle şehadetine çok üzüldüğünü söyler, ona hayran olduğunu da defalarca itiraf etmiştir.
***
2) İbrahim Tali ile ilgili ikinci anekdotu Şêx Faxri’nin katibi Peçarlı Melle Amedi’nin babası Hasan Fehmi Akgül’e atfen aktarıyorum.
Yıl 1930 yılı, Umum Müfettiş İbrahim Tali, Diyarbekir valisi Nizameddin, istihbarat sorumlusu Osman ve beraberinde uzun bir askeri konvoy Farqin civarında Çeme Also’dan geçerken Şêx Faxri’ye bağlı direnişçi gurupla karşılaşırlar. Karşılıklı teslim ol çağrıları yapılır, sonunda İbrahim Tali kim olduklarını sorar, Şêx Faxri’ye bağlı kürd direnişçileri olduklarını söylerler. Babam türkçe bildiği için iki gurup arasında tercümanlık yapar. Türk askerleri bir operasyon için değil, rutin bir geçiş yaptıklarını söyler. Adeta bir ateşkes gibi karşılıklı savaşmadan ayrılırlar. Rivayet odur ki Türk askerleri Zilan Hareketi’nin olduğu bölgeye doğru geçiş yapmaktaymış.
-Yıllar sonra iki gurup arasında tercümanlık yapan Peçarlı Hasan Fehmi Farqin’de tutsak edilir Diyarbekir’e götürülür. Tutsakların hepsi idam edilirken, mahkemede kelepçeli olan Fehmi Bey ile askerler arasında yaşanan kargaşaya İbrahim Tali tesadüfen şahid olur. İbrahim Tali, yollarını kesen kürd gurubun içindeki bu tercümanı tanır ve Hasan Fehmi’ye şunu söyler; Sen Şêx Faxri’nin ekibindeki tercüman değilmisin? Hasan Fehmi evet der ve inkar etmez. İbrahim Tali, Fehmi Bey’e şunu söyler; sen o gün yapıcı kişiliğinle benim ve arkadaşlarımın canını kurtardın, ben de seni kurtaracağım der. Fehmi Bey serbest bırakılır. ŞÊX FAXRİ BUKARKÎ AİLESİNİN SÜRGÜNE GÖNDERİLİŞİ VE YAŞANANLAR
- Şêx Faxri Bukarki ailesi 1925 hareketine topluca katılırlar. Bu aile de tıpkı Şêx Said ailesi, Melekan, Çan, Kelaxsi şeyhleri gibi büyük bedeller öder. Bukarki ailesinden başta Şêx Şemseddin, kardeşi Şêx Nureddin İstiklal mahkemelerinde idam edilirler. Hareket sonrasında da Bukarki ailesinden sürekli mücadele eden yiğit kahramanlar çıkmıştır.
- Bu kahramanların başında Şêx Faxri ve 1937′de Şêx Abdurrahim’le beraber şehadete ulaşan Şêx Misbah akla gelenlerin başındadır.
- Bukarki ailesi isyan sürgünü bir aile olarak tesbih taneleri gibi Anadolu coğrafyasının dört bir tarafına dağtılırlar. Aile bireyleri başta Kütahya olmak üzere, İzmir, Denizli, Uşak illerine sürülür ve birbirilerinden koparılarak bir daha görüşmemek üzere cezalandırılırlar. Bukarki ailesinin sürgüne giden toplam nüfusu yaklaşık 300 kişi civarındadır.
- Şêx Faxri Bukarki’nin ailesi 1933-1947 yılları arasında ağırlıklı olarak Kütahya/Tavşanlı ilçesinde sürgünde kalırlar. Türk ordusu sürgün öncesi Qamışlı köyüne operasyon yapar. Bukarki ailesine ait köyde ne varsa talan ve darmadağın ederler. Bireylerinin tümünü adeta esir kampı oluşturarak bir araya toplarlar. O dönemin ilkel taşıma araçlarıyla Malatya’ya kadar götürülür, Malatya’dan itibaren trenle Kütahya’ya sürgüne gönderilirler. Varlıklı, köyleri ve büyük servetleri olan Bukarki ailesini Türk devleti adeta sefalete mahkum eder. Sürgünde açlık, sefalet ve zaman zaman işkence ve zulüm görürüler.
- Sadece devlet mi yapıyordu bu zulmü? Kütahya halkı tarafından da horlanırlar.
- Bukarki ailesinden Sakine Arat bakın sürgünle ilgili anılarını şöyle aktarır.
Sakine Arat, babasının sürgün yeri Kütahya’da 1934 yılında doğar. “Çocuktum bir şey bilmiyordum memleketimiz bura sanıyordum. Tek bildiğim biz oranın adamı değildik, evin içinde Kürtçe dışarıda Türkçe konuşuluyordu” diye anlatıyor o yılları. Türkiye’de Kürd olmanın ne demek olduğunu, tek kelime Türkçe bilmeyen anneannesi ile sokakta dolaştığında kendilerine “kuyruklu Kürd” diyerek taş atan yaşıtlarından öğrenir. Okulda çok başarılıdır. Hatta kızlar arasında birincidir. Ama çok istemesine rağmen okuyamaz. Beşinci sınıfa geçtiğinde Demokrat Parti iktidara gelir ve af çıkar. Cezaevleri boşalır, sürgünler sılaya geri döner. O zaman öğrenir ki Arat, memleketi Diyarbakır’dır. Ancak bıraktıkları gibi değildir. Hükümet babasının iki köyünü satmıştır, geçinmek zordur.
* * *
- Kütahya sürgününde yaşanan başka bir anekdotu daha aktarmak istiyorum. Şêx Faxri’nin oğlu Şêx Behçet sürgünde ailesinin geçimi için elektrik kalfası olarak çalışır. Kütahya ceza hakiminin evine bir gün elektrik onarımı için gider. Hakimin kızıyla yüz yüze gelir ve birbirlerine aşık olurlar. Amcası Şêx Feyzi yeğeni Behçet için hakimin evine gider kızlarını ister. Hakimin verdiği cevap oldukça ırkçı ve şovencedir. Ben kızımı öldürür yine de kürdlere vermem der. Ve yarın bu memleketi de terk edeceğim, isyancılarla aynı memlekette kalamam der ve memleketi terk eder. Şêx Behçet’in bu aşkı kızın babası tarafından engellenince, inzivaya çekilir.
- Şêx Behçet artık sağlığı yerinde olmayan, akli dengesini yitiren bir mecnun olmuştur, kendini tamamen ilahi aşka verir.
- Yöre halkı Şêx Behçet’te sürgün dönüşü büyük bir maneviyat gördüğü için kendisini Allah dostu ve evliya olarak kabul etmiştir. Şêx Behçet’in yanına giden psikolojik hastaların şifa bulup sağlıklarına kavuştuğu inancı halk arasında yayılmıştır.
- Şêx Faxri’nin stranlarından birinin ismi de “Bave Behçet” stranıydı. Şêx Behçet yaşamı boyunca evlenmez, kendini tamamen maneviyata ve ilahi akidelere verir.
- Şêx Behçet de tıpkı babası gibi endamı, pala bıyığı, heybetli duruşu ve şövalye ruhu ile çevrede hala anlatılır, durulur.
- Şêx Faxri’nin bir başka oğlu da Şêx Şirin’dir, mücadeleci kişiliğiyle yaşamının sonuna kadar kendini kürd davasına verir. Yakın dönem kürd ulusal mücadelesine duyarlılığı nedeniyle türk ordusu tarafından takibata uğrar. İtirafçı ve iftiracı kişiler tarafından komplolar kurularak yardım ve yataklıktan 70 yaşlarında cezaevi süreci de yaşar.
- Şêx Şirin, Bukarkilerin Qamişlo köyünden ayrılarak, yüzlerce kilometre uzaklıktaki babası Şêx Faxri Bukarki’nin şehid edildiği Goderiyan mıntıkasında arazi satın alarak yerleşir.
SONSÖZ Şêx Faxri Bukarki üzerine araştırma ve inceleme çalışmam ağırlıklı olarak sözlü kaynaklardır. Kürdlerin arşivi olmadığı, kendi tarihlerinin başkaları tarafından yanlış ve taraflı yazıldığı bilinen bir gerçektir. O yüzden benim güvendiğim ve inandığım kaynak kuşkusuz Şêx Faxri’nin aile bireyleri ve hareket içinde yer alan kişilerin torunları ve çocuklarıdır. 1925 hareketinin sanığı, tanığı ve mağdurları olan ailelerin bireyleriyle iletişime geçerek defalarca konuşmak suretiyle yaşanan olayların detaylarını anlamaya çalıştım.
Ayrıca tüm yaşanan bu olayları o dönemlerde kürd dengbêjleri stranlarıyla çok iyi dile getirerek bizim yaşadığımız döneme adeta bir köprü oluşturmuşlardır.
Kürdlük vadisinde iz bırakan Şêx Faxri gibi efsane direnişçilerin ruhu şad olsun.
Selam ve saygılarımla.
(ARAŞTIRMA VE İNCELEME)
05 Mayıs 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder